Üniversite Kampüsündeki Ölüm Davasında 1 Kişi Tahliye Edildi



Kütahya'da üniversite öğrencisi Hasan Şimşek'in bıçaklanarak öldürülmesi olayını da kapsayan soruşturma çerçevesinde 17 kişi hakkında açılan davanın görülmesine devam edildi. 

Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde toplam 19 kişinin yargılandığı davada, tutuklu sanıklar Mehmet Tuğrul ile Özdemir Örnek'in serbest bırakılması istendi. Mahkeme heyeti Özdemir Örnek'in serbest bırakılmasına karar verirken, Mehmet Tuğrul'un tutukluluğunun devamını kararlaştırdı. 

Duruşma ileri bir tarihe ertelendi. 

HASAN ŞİMŞEK'İN ÖLÜMÜ 

İddianamede, 9 Kasım 2010'da, Dumlupınar Üniversitesi Germiyan Kampusu içinde, iki öğrenci grubu arasında olay meydana geleceği ihbarı üzerine kolluk kuvvetlerinin bölgeye intikal ettiği belirtildi. Kampus giriş kapısı etrafında öğrenci gruplarının toplandığı sırada, sanıklardan Özdemir Örnek'in diğer gruba doğru cep telefonunu göstererek, "Üzerimde bomba var, patlatırım" dediği kaydedilen iddianamede, gruplar arasındaki olayla ilgisi olmayan ve arada kalan Hasan Şimşek'in, sanık Mehmet Tuğrul'un kullandığı bıçakla yaralandığı ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği ifadeleri yer aldı. 

Olayın ardından, Tavşanlı yönüne doğru kaçan ve arasında sanıkların bulunduğu grubun güvenlik amacıyla bir mağazaya alındığı kaydedilen iddianamede, mağazada daha sonra yapılan aramada 2 bıçak ele geçirildiği aktarıldı. 

İSTENEN CEZALAR 

İddianamede, sanık Mehmet Tuğrul'un, "Devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmak amacıyla kasten adam öldürmek" suçlamasından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması isteniyor. Tuğrul'un, "6136 Sayılı yasaya muhalefet" suçundan da mahkumiyeti talep edilen iddianamede, diğer sanıkların da "Devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmak amacıyla kasten adam öldürme suçuna katılmak, PKK/KONGRA-GEL terör örgütü üyesi olmak" gibi bir dizi suçtan mahkumiyetleri talep ediliyor

ADIM Üniversitelerinin sorunları DPÜ'de tartışıldı


"ADIM" diye bilinen Anadolu'nun batısındaki bir grup üniversitenin ortak sorunları ve çözüm önerilerinin görüşülmesi amacıyla Dumlupınar Üniversitesinde 

(DPÜ) toplantı yapıldı. 

DPÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Karaaslan, yazılı açıklamasında, toplantıya DPÜ'nün yanı sıra Celal Bayar, Adnan Menderes, Süleyman Demirel, Uşak, Mehmet Akif, Afyon Kocatepe ve Muğla üniversitelerinden temsilcilerin katıldığını bildirdi. 

Üniversitelerin toplum açısından çok önemli olduğunu ve stratejik bir misyon taşıdığını, toplumun beyni olduğunu ifade eden Prof. Dr. Karaaslan, şunları kaydetti: 

"Bizler kamu üniversiteleri olarak toplumun ihtiyaçlarına ne kadar cevap verdiğimizi düşünmeliyiz. Bu toplantıda olduğu gibi zaman zaman bir araya gelerek tartışmalıyız. Türkiye bundan 10-15 sene öncesine göre hayal edilemeyecek bir noktadadır. G-20'ler denilen gelişmiş ülkeler kategorisi var, burada 16'ncı sırada bir ülkeyiz. 2023'te dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri olmayı hedeflemiş bir ülkeyiz. Bu hedef nasıl gerçekleşecek? Önce üniversiteler, sonra üretilen projeler, gerçekleştirilen buluşlar, icatlarla bunların ürüne dönüştürülmesi ve dünya piyasalarında satılmasıyla elde edilecektir. Dünyanın ihtiyaç duyduğu modeli oluşturmak zorundayız. Dünyanın bize ihtiyacı var. Bu modeli oluştururken de en büyük rol üniversitelere düşmektedir. Üniversitelerin misyonları bu anlamda çok büyük. Dolayısıyla kaynakların rasyonel ve etkin bir biçimde kullanabilmesi için de bizlerin olumlu yaklaşımlarına ihtiyaç vardır." 

- KÜTAHYA

Orman Bölge Müdürlüğü personeline hafif kurtarma eğitimi


İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü tarafından Kütahya Orman Bölge Müdürlüğünde görevli personele hafif arama kurtarma ve bina sınıflandırma konulu eğitim verildiği bildirildi. 

Orman Bölge Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü Arama Kurtarma Timinden Namık Selvi, Bahadır Çelikol, Yılmaz Yücel ve İsmail Barın tarafından verilen ve iki gün süren eğitime, Orman Bölge Müdürlüğü Acil Durum Kurtarma Ekibinin katıldığı belirtildi. 

İl Afet Acil Durum Müdürlüğü Yönetim Merkezi Müdürü Orhan Ovalı tarafından deprem konusu irdelenerek, depremden önce alınacak önlemler, deprem sırasında yapılması ve yapılmaması gerekenler ile depremden sonra alınacak önlemler hakkında bilgi verildiği ifade edilen açıklamada, şöyle denildi: 

"Bir arama kurtarma timinin deprem sonrası ne gibi çalışmalar yaptığı ve bu çalışmaları yaparken nelere dikkat etmesi gerektiği konusunda da detaylı bilgi personelimize aktarıldı. Teorik bilgileri aldıktan sonra Arama Kurtarma Timinin aracı yanında uygulamalı eğitim yapıldı. Araçta ne gibi arama kurtarma aletlerinin bulunduğu, bu aletlerin ne işe yaradığı konusunda bilgi alındıktan sonra eğitim sona erdi. Deprem, yangın, sel baskını gibi doğal afetlere karşı insanların bilinçli ve bilgili olmaları, yaşanacak olumsuz olaylarda hayati önem taşıyor. Düzenlenen eğitim seminerleri, afetler ve korunma yolları konusunda Orman Bölge Müdürlüğü personelini bilinçlendirirken, konunun uzmanları tarafından verilen bilgiler çerçevesinde muhtemel afetlerde nasıl davranılması gerektiği konusunda daha sağlıklı düşünmek ve müdahale yeteneğimizi artırmak amaçlanıyor." 

Simav'da 150 İşçi Sendikasını Değiştirdi



Simav'da, norm kadro uygulaması kapsamında 166 kadrolu işçinin belediyeden Milli Eğitim Müdürlüğüne geçmesi, Türk-İş'e bağlı Belediye-İş Sendikasının üye sayısının azalmasına yol açtı. 

Hak-İş'e bağlı Öz Büro-İş Sendikasının Genel Başkanı Muharrem Özkaya, 166 işçinin kendilerine üye olması dolayısıyla düzenlenen toplantıda, eski belediye işçilerinin Simav Noterliğine giderek Öz Büro-İş Sendikasına üye olduğunu söyledi. 

Tercihlerinden dolayı Simavlı işçilere teşekkür eden Özkaya, ücretlerde mutlak surette bir taban belirlenmesi sağlanarak ücretlendirme yapılmasının Öz Büro-İş Sendikasının vazgeçilmez hedeflerinden olduğunu bildirerek, şunları kaydetti: 

"Öz Büro İş Sendikası olarak yeni toplu iş sözleşmesinde, belediyelerden gelen sözleşmelerde yer alan kıdem tazminatı için mutlak surette her üyemizin emeklilik halinde kıdem tazminatı tavanının yakalanacağı bir sözleşme imzalanacaktır. Belediyelerden Milli Eğitim'e geçiş yapan kadrolu işçilerden çoğunun sendikamızı tercih etmesi sonucu Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde yetki almaya en yakın sendika, Hak-İş'e bağlı Öz Büro- İş Sendikası olmuştur." 

- KÜTAHYA

Unutkanlık Hastaneyi "Kayıp Eşya Bürosu"Na Dönüştürdü



Kütahya'nın Simav ilçesinde, Doç. Dr. İsmail Karakuyu Devlet Hastanesine gelen hastaların unuttuğu, aralarında kol saatleri, anahtar ve pil şarj cihazının da bulunduğu eşyalar, sahiplerini bekliyor.

Hastane Başhekimi Op. Dr. Naci Çağlar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bazı hastaların, muayenelerin tamamlanmasının ardından çıkış işlemlerini yaptırmadan hastaneden ayrıldıkları için çok sayıda kişisel eşyayı unuttuğunu söyledi.

En fazla unutulan eşyaların, yeşil kart, sağlık karnesi, nüfus cüzdanı ve kol saati olduğunu belirten Op. Dr. Çağlar, eşyaların aylardır hastanenin müracaat bölümünde sahiplerini beklediğini anlattı.

Op. Dr. Çağlar, hastaların yeşil kart, nüfus cüzdanı ve ehliyetlerinin, gerekli işlemler için müracaat bölümünde alındığını ifade ederek, şöyle konuştu:

"Hastalarımız muayenelerini yaptırdıktan sonra taburcu olurken teslim almaları gereken kimlikleri ve diğer eşyalarını unutup gidiyor. Daha sonra almaya gelenler olduğu gibi hiç gelmeyenler de oluyor. Hastalar tarafından unutulan eşyalar ve kimlikleri, hastanemizin Güvenlik Şefi Yaşar Balaban'a teslim ediyoruz. Son bir ayda 100'e yakın hastanın müracaata teslim ettiği eşyaları unuttuğunu belirledik. Belgelerdeki adres bilgileri bazen güncel olmadığı için tesliminde zorluklarla karşılaşıyoruz."

Bu durumun, nüfus cüzdanlarının ilaç ve tedavi ücreti ödenmediğinden rehin alındığı şeklinde yanlış anlaşılmaması gerektiğine dikkati çeken Op. Dr. Çağlar, bunun sadece unutkanlıktan kaynaklandığını sözlerine ekledi.

- KÜTAHYA

    Tavşanlı'da Ev Yangını



    Tavşanlı'da çıkan yangında iki katlı betonarme ev kullanılamaz hale geldi. 

    Alınan bilgiye göre, ilçe merkezine 19 kilometre uzaklıktaki Akçaköy'de, Hasan Şahin'e (62) ait iki katlı betonarme evde henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. 

    Vatandaşların haber vermesi üzerine olay yerine gelen Tavşanlı Belediyesi itfaiye ekipleri, yangını yaklaşık bir saatte söndürdü. Evdeki eşyalar, yangın söndürme çalışmaları sırasında köylülerin yardımıyla dışarı çıkarıldı. 

    Evin kullanılamaz hale gelmesine yol açan yangının çıkış nedeni ve hasar tespitine ilişkin çalışma başlatıldı. 

    - KÜTAHYA

    Türk İşçiler ve Almanlar'ın Halı Saha Maçı Dostça Bitti


    Kütahya'da, Güral Porselen A.Ş işçileriyle Almanya'nın İzmir Başkonsolosluğu görevlilerinin oynadığıhalı saha karşılaşması 6-6 beraberlikle sonuçlandı. 

    Alınan bilgiye göre, Başkonsolos Margit Haberle ve beraberindeki Başkonsolosluk çalışanları, Güral Porselen A.Ş'nin daveti üzerine Kütahya'ya geldi. 

    Başkonsolosluk görevlileri, Güral Porselen'e ait sosyal tesislerde şirketin bazı işçilerinden oluşturulan takımla halı saha maçı yaptı. Çekişmeli anlar yaşanan maç, karşılıklı atılan gollerle 6-6 berabere sona erdi. 

    Müsabaka sonrası Haberle'ye Güral Porselen takımının forması hediye edildi. 

    Maçı, Güral Porselen İcra Kurulu Üyeleri Ali Güral, Naci Pekcan, Birol Bilgiçler ve Ali Güral'ın eşi Ceren Kağnıcı Güral da izledi

    - KÜTAHYA

    Kütahya Valiliği Karla Mücadeler Çalışmasını Başlattı




    Kış mevsiminin yaklaşması nedeniyle Kütahya Valisi Kenan Çiftçi başkanlığında karla mücadele toplantısı yapıldı.

    Kış şartlarının ağır geçmesi ihtimali göz önünde bulundurularak yağmur, tipi, kar yağışı, buzlanma ve sis hallerinde trafik güvenliğinin azalması sonucu kazalara meydan verilmemesi amacıyla il sınırları içinde alınması gereken önlemleri belirlemek üzere Vali Kenan Çiftçi Başkanlığı'nda, Belediye Başkanı Mustafa İça, Vali Yardımcısı M. Haluk Saygı, İl Jandarma Komutanı Albay Bektaş Arslan, İl Emniyet Müdürü Kadir Akbıyık, İl Özel İdare Genel Sekreteri Dr. Müh. Salih Akkaya, Orman Bölge Müdürü Kenan Eryiğit, Karayolları 145. Şube Şefi Hayrettin Barbaros, DSİ 34.Şube Müdürlüğü Adil Sabancı, SLİ Müessese Müdürü Yüksel Koca, EÜAŞ Seyitömer Termik Santralı Müdür Nevzat Demiray ile Şoförler ve Oto. Odası Başkanı İlyas Aslan'ın katılımıyla karla mücadele planlama toplantısı yapıldı.

    Toplantıda, şehir içi kar mücadelesi Kütahya Belediyesi'nce, 19 mahallenin (Ağaçköy, Alayunt, İkizhöyük, Zığra, Siner, Perli, Yenibosna, Kırgıllı, Çalca, İnköy, Parmakören, Bölcek, Dumlupınar, Kirazpınar, Sofu, Göveçci, Okçu, Aydoğdu, Kumarı) ve 1. Organize sanayi bölgesinin şehir bağlantı yolları İl Özel İdaresi araçları tarafından açılmasına ve şehir merkezinde karların taşınmasında belediyenin desteklenmesi açısından kamyon ve yükleyici ihtiyacı İl Özel İdaresi'nce karşılanmasına karar verildi.

    Daha sonra Karayolları 145. Şube Şefliği, 148. Şube Şefliği, Afyonkarahisar Karayolları 31. Şube Şefliği sorumluluk alanında bulunan yol güzergâhları ve İl Özel İdaresi Sorumluluk alanında bulunan güzergâhların durum değerlendirilmesi ve planlaması yapılarak destek alınacak Kurum ve Kuruluşlar ile gerekli tedbirlerin alınması kararlaştırıldı.

      Hisarcık'ta Apartmanın Çatısı Yandı



      Hisarcık'ta çıkan yangında, 3 katlı apartmanın çatısında hasar oluştu.

      Alınan bilgiye göre, Cumhuriyet Mahallesi Uzun Çarşı Caddesi'nde, Kütahya Belediyesi Temizlik İşleri Müdürü ve eski Hisarcık Belediye Başkanı Nihat Helvacı'ya ait üç katlı apartmanın çatı katında henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı.

      Vatandaşların haber vermesi üzerine olay yerine gelen Hisarcık Belediyesi ve Emet Bor İşletmesine bağlı itfaiye ekipleri, yangını yaklaşık bir saatte söndürdü.

      Çatıda hasara yol açan yangının çıkış nedeni ve hasar tespitine ilişkin çalışma başlatıldı.

      - KÜTAHYA

        KÜTAHYALI HANIMLAR KANAVİÇE SERGİSİ AÇILDI.


        Türkiye'nin tek kanaviçe tasarım sanatçısı Filiz Türkoğcağı tarafından hazırlanan sergi Kütahya Kültür Sanat Galarisi'nde sergileniyor. 

        Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçılarından ve Türkiye'nin tek kanaviçe tasarım sanatçısı Filiz Türkocağı tarafından hazırlanan kanaviçeler KÜSAD sergi salonunda Kütahyalıların beğenisine sunuldu. 

        3 yıldır özgün tasarımlarla çalıştığını ifade eden Türkocağı, "Yaklaşık 3 yıl önce özgün tasarımlara yöneldim. Özgün tasarımlarla yaptığım kanaviçeler öncelikle çevremdeki insanlar tarafından çok beğenildi ve kısa sürede yayıldı. Ondan sonra aşık olduğum bir başka sanat dalı olan çini desenlerini kanaviçeye işledim. Bu eserlerimle 2008'de yurt dışında 'Uluslararası İplikle Sanat Yarışması'na katıldım. Olumlu tepkiler alınca çini desenlerinden daha fazla kanaviçe eser ürettim. Bundan büyük mutluluk duyuyorum." dedi. 

        Türkiye'de kanaviçe tasarımı yapan tek sanatçının kendisi olduğunu ifade eden Türkocağı, eserlerini İstanbul Tuzla'daki küçük atölyesinde ürettiğini anlattı. Bir iplik firmasının sponsorluğunda ilk sayısı yayımlanan ve ikinci sayısının hazırlığını yürüttüğü dergi aracılığıyla modern kanaviçe tasarımlarını bu işe gönül verenlerle paylaştığına işaret eden Türkocağı, kanaviçenin özellikle Anadolu kadınları tarafından köylerde işlenerek yaşatılmaya çalışıldığını söyledi. "Günümüzün modern evlerine kanaviçeyi nasıl sokabilirim?" düşüncesinden hareketle ecza dolabı gibi çeşitli amaçlarla kullanılabilecek küçük ahşap dolaplar yaptırdığını ve bunlara kanaviçeyi işlediğini anlatarak, abajur, saat, havlu askılığı, dolap kapağı gibi unsurlarla modern şehirli evlerini süslemeye çalıştığını kaydetti. 

        Bunların elle temas edilmesi halinde zarar görmeyen özelliğe de sahip olduğunu dile getiren Türkocağı, "Kanaviçeler günümüzün modern evlerine benim sayemde girdi. Kültür miraslarımızı gücüm yettiğince kanaviçe nakışına dönüştürmeye ve paylaşmaya devam edeceğim." diye konuştu.

        AHŞAP EVDE ÇIKAN YANGINDA 1 KADIN ÖLDÜ, 2 KADIN HASTANEYE KALDIRILDI


        Kütahya'nın Tavşanlı İlçesi'nde, iki katlı ahşap evde çıkan yangında ev sahibi 64 yaşındaki Neslihan Çetin öldü, akrabaları 51 yaşındaki Zeynep Atılgan ile 37 yaşındaki Sevgi Şen, itfaiye ekipleri tarafından kurtarılarak hastaneye kaldırıldı. 

        Kavaklı Mahallesi Şekerlik Caddesi'nde saat 02.30 sıralarında meydana gelen olayda, Neslihan Çetin'e ait ahşap evde yangın çıktı. Elektrik kontağından çıkan yangına vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine gelen Tavşanlı Belediyesi itfaiye ekipleri müdahalede bulundu. 

        Ekipler, evde misafir olarak kalan Zeynep Atılgan ile kızı Sevgi Şen'i dışarı çıkardı. Dumandan etkilendikleri ve sağlık durumlarının iyi olduğu belirtilen anne- kız, ambulansla Tavşanlı Doç. Dr. Mustafa Kalemli Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. 

        Alevler arasında kalan ev sahibi Neslihan Çetin, olay yerinde yaşamını yitirdi. Vücudunda kısmen yanıklar oluşan ve dumandan zehirlenerek yaşamını yitiren Çetin'in cesedi, itfaiye ve polis ekipleri tarafından yangın kontrol altına alındıktan sonra ahşap binanın ikinci kat penceresinden dışarı çıkartılarak otopsi için Bursa Adli Tıp Kurumu'na götürüldü. 

        Yetkililer, yangın sırasında ahşap evin giriş katında bulunan bir motosikletin de yanarak kullanılamaz hale geldiğini, olayla ilgili soruşturmanın sürdürüldüğünü bildirdi. - Kütahya / Tavşanlı

        Asayiş Uygulamasında Bin 545 Kişi Sorgulandı



        Kütahya Emniyet Müdürlüğü ekipleri, halkın huzur ve güveninin sağlanması ve suçların önlenmesi amacıyla 'Hisar-3' adlı asayiş uygulaması yaptı. Polis ekipleri, kentin çeşitli bölgelerindeki 4 noktada araç sürücüleri ve kişilere yönelik asayiş uygulaması yaptı. Yaklaşık 200 polis görevlisinin katıldığı, iki saat sürdü.

        Hisar-3 asayiş uygulamada bin 545 kişinin kimlik kontrolü gerçekleştirilirken, 874 araç sorgulandı, 1 otomobil trafikten men edilirken 8 otomobil'e de cezai işlem uygulandı. İl Emniyet Müdürü Kadir Akbıyık, il merkezi ve ilçelerdeki uygulamalarda, vatandaşların kişisel hak ve hürriyetlerine özen gösterildiğini bildirdi

          Eletrikli Araç Var Ama Hala Şarj İstasyonu Yok


          -bursa'da Fabrikası Bulunan Oyak Renault'un Genel Müdürü Tarık Tunalıoğlu, TBMM Sanayi Ticaret Enerji Tabii Kaynaklar Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Üyesi 10 milletvekiline, Elektrikli MotorluFluance marka aracı tanıttı. Tunalıoğlu, önümüzdeki yılın ilk çeyreğinden sonra satışa sunulacak araçlar için hala yeterli şarj istasyonunun kurulmadığını söyledi. 

          TBMM Sanayi Ticaret Enerji Tabii Kaynaklar Bilgi ve Teknoloji Komisyonu üyesi 10 milletvekili Bursa Oyak Renault Otomobil Fabrikası'nda üretilen elektrik motorlu 'Fluance' marka aracı inceledi. AK Parti Malatya Milletvekili Mücahit Fındıklı başkanlığında Bursa'ya gelen, Komisyon Sözcüsü AK Parti Gaziantep Milletvekili Halil Mazıcıoğlu, üyeler AK Parti İzmir Milletvekili İlknur Denizli, Hatay Milletvekili Orhan Karasayar, Gaziantep Milletvekili Mehmet Erdoğan, Niğde Milletvekili Ömer Selvi, Çankırı Milletvekili Hüseyin Filiz, CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susan, Manisa Milletvekili Hasan Doğan ve MHP Kütahya Milletvekili Alim Işık, deneme sürüşü yaparak aracı test etti. 

          Elektrikli araç hakkında 2 gün süren incelemelerinin ardından değerlendirmede bulunan Komisyon Başkanı Mücahit Fındıklı, Oyak Renault Otomobil Fabrikası'nın Türkiye'de üretim yapmasından gurur duyduklarını söyledi. Dünyada petrolün ciddi bir girdi ve çevre kirliliği yaratığını belirten Fındıklı, şöyle dedi: 

          "Artık alternatif enerji kaynakları için incelemeler yapılıyor. Dünya da Renault'un başlattığı 4 modelden en lüks ve konforlusu Türkiye'de gerçekleştirildi. 2012 yılında piyasaya sunulacak. Araç Türkiye'nin gururu haline geldi. Bu konfora bütün dünya ve Türkiye ilgi gösterecek. Deneme sürüşlerinde hem konforu hem de kalitesini hissettik. Geleceği parlak ve Türkiye'nin yollarında göreceğimiz bir aracı Türk mühendisleri ve Türk müdürlerle tarafından yapılması bizim için gurur verici." 

          2020'DE PAZAR PAYI YÜZDE 12'LERE ÇIKACAK 

          Oyak Renault Genel Müdürü Tarık Tunalıoğlu, elektirikli araçlarda alt yapı ve üretimin paralel yürümesi için çalıştıklarını belirterek, "Bu güne kadar hep, altyapı ve ürün birbirini bekledi. Alsak nerede sarj edeceğiz? Şarj istasyonu kursak kim gelip şarj edecek? Birinin öncü olması gerekiyordu. O markada Renault oldu. Tüm dünya markaları 2010-2013 yılları arasında bir veya iki modelle bu pazarda almak için çaba gösteriyor. Renault'un ayrıcalığı 4 modelle girmesi. 2020 yılında elektrikli otomobiller yüzde 10, yüzde 12 seviyelerinde bir pazar payına sahip olacak. Bu dünya çapında 70 milyonluk otomotiv pazarında 7 milyondan fazla araca tekabül ediyor" diye konuştu. 

          2012'DE PİYASALARDA 

          Yatırımda, öncelikle yola çıkan firmaların pazardan daha fazla pay alacağını ve üretimi arttıracağını kaydeden Tunalıoğlu, "Bizdeki kurulu kapasite yılda 30 bin araba. Dolayısıyla siparişler doğrultusunda bu 30 bin araç dağıtılacak. Yıl sonuna kadar kamu kuruluşlarına dağıtacağımız 160 aracımız var. 2012'nın ilk çeyreğinden sonra araçları piyasaya sunmayı düşünüyoruz. Talebe göre üretimi değiştireceğiz" dedi. 

          "AVRUPA'DA ARAÇ YOK BİZDE ŞARJ İSTASYONU" 

          Altyapı çalışmaları konusunda Büyükşehir Belediyeleri ile anlaşmalar yaptıklarını ifade eden Oyak Renault Genel Müdürü Tarık Tunalıoğlu konuşmasını, "Türkiye'de alt yapıda yapılması gerekenler biraz gecikti. Bazı Avrupa ülkelerinde şarj istasyonları var, araba yok. Adamlar o kadar öne gitmişler. Dört tane Renault marka elektrikli araç var. Bunun için bir standart oluşturmaya çalışıyoruz. Avrupa'da böyle bir standart var. Bu standartlarda bir şarj sistemi kurmaya çalışıyoruz. Hangi Renault marka araç gelirse gelsin bu istasyonlarda şarj edebilecekler."diyerek tamamladı. 

          YEREL YÖNETİMLER HAREKETE GEÇMELİ 

          Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar da, ilgiden son derece memunun olduklarını dile getirerek, elektrikli araç üreten sayılı firmalardan biri olduklarının altını çizdi. 

          Bursa'da üretim yapmanın gurur verici olduğunu söyleyen Aybar, "Türkiye otomotiv sektöründe öne çıktı. Bu yeni otomobil ve devrim niteliğindeki değişimin Türkiye'de bir an önce yaygınlaşsın istiyoruz. Önceliğimizi kamuya verdik. Önümüzdeki ay araç teslimleri başlayacak. Ama bundan önce alt yapınında hazır olması lazım. Bu konuda yerel yönetimlerimizin daha hızlı olmasını bekliyoruz. Altyapıda dünyadaki benzer ülkelerin gerisindeyiz. Komisyon üyeleri yerel yönetimlerin harekete geçmesi için harekete geçecekler" diye konuştu. 

          SÇ,FK(FK/İD) - Bursa

          Depremzedeler Konuta Sevindi Fiyatına Üzüldü


          Kütahya'nın Simav İlçesi'nde 19 Mayıs'ta meydana gelen 5.9 büyüklüğündeki depremin ardından noter çekilişi ile konutlarına kavuşan depremzedeler, müteahhit firmadan anahtarlarını teslim aldı. 

          Altı ay gibi kısa bir sürede hayalleri gerçek olan Simavlı depremzedeler yeni konutlarına kavuşmanın sevincini yaşarken, fiyatların yüksek olmasına üzüldü. Müteahhit firmadan anahtarlarını alan depremzede aileler TOKİ tarafından 9 büyüklüğündeki bir depreme dayanacak şekilde ilçe merkezine 4 kilometre mesafedeki Muradınlar Mahallesinde yapılan konutlarını gezerken mutluluklarını dile getirirken, 85 metrekarelik bir oturma alanına sahip 3+1'lik dairelerin 65 bin lira ile 85 bin lira arasında değişen fiyatlarına tepki gösterdiler. 

          İlk 2 yılı ödemesiz, 20 yıl vadeli sıfır faizli konutların aylık kirasının ortak giderler ile birlikte 550-600 liraya geleceğini dile getiren Simavlı depremzede Osman Aydoğan, hükümetten bu fiyatları geri çekmesini talep etti. Aydoğan, "Madem depremzedeyiz, bu fiyatlar bize göre çok yüksek" dedi. Aydoğan, dört katlı binalarda asansör bulunmamasının ilerisi için zorluk olacağını da kaydetti. Hiçbir geliri olmadığını ileri süren Simav'a bağlı Gökçeler köyünden depremzede Ayten Aslanalp, "Benim ve benim durumunda olan yani hiçbir geliri olmayan bu parayı nasıl ödeyecek. Fiyatlar çok yüksek. Düşürülmeli" dedi. Aynı köyden depremzede Dudu Akbaba adlı kadın da, "Ben hiçbir geliri olmayan dul bir kadınım. Depremde evim ağır hasar gördü. 74 bin lira parayı nasıl ödeyeceğim" dedi. 

          Üç ayrı müteahhit tarafından inşa edilen 928 kalıcı deprem konutunun hak sahiplerine anahtar teslimi 24 Kasım 2011 Perşembe gününe kadar devam edecek. Depremzedelerin binalarındaki eksiklikleri bir tutanak ile teslim alan müteahhit firmalar bu eksikliklerin en kısa sürede çözüme kavuşması için depremzedelere vaatte bulunuyor. - Kütahya / Simav

          Kütahya'da "112 Acil Servis" Hizmetleri



          Kütahya'da, 112 Acil Servis ekiplerinin, ilk 10 dakikada ulaşılan olay yeri oranının geçen yıl yüzde 92,6, bu yılın 8 ayında ise yüzde 91,1 olarak gerçekleştiği bildirilerek, sürücülerin ambulanslara yol vermeye özen göstermesi istendi. 

          İl Sağlık Müdürlüğü Acil ve Afetlerde Sağlık Hizmetleri Şube Müdürlüğüne bağlı İl Ambulans Başhekimliğinden yapılan yazılı açıklamaya göre, 4'ü merkez ilçede, 13'ü ilçelerde olmak üzere 17 acil sağlık hizmetleri istasyonu, 4x4 ambulans ve 4x4 kar paletli ambulans dahil 44 ambulans, iki Ulusal Medikal Kurtarma (UMKE) aracıyla vatandaşlara günün her saatinde hizmet veriliyor. 

          İl Ambulans Servisi Komuta ve Kontrol Merkezi, 2005 yılından itibaren dijital sistemle hizmet vermeye başladı. 

          Vaka kayıtlarının dijital ortamda muhafaza edildiği merkezde, dijital altyapıyla hizmet veren 112 santraliyle yapılan tüm görüşmeler ve ses kayıtları, telefon numaralarıyla birlikte kayıt altına alınıp saklanıyor. 

          -112 tuşlandığında hangi işlemler yapılıyor?- 

          112 arandığında önce ses bandıyla yanıt veriliyor, ardından kişi görevli personele yönlendiriliyor. 

          Çağrı karşılama personeli öncelikle arayan kişinin adresini, telefon ve kimlik bilgisini teyit ediyor, daha sonra ambulans talebi için değerlendirme yapıyor. Uygun bulduğu hastalara en yakın ve uygun 112 ambulansı görevlendiriyor. 

          Türkiye'de Acil Servis sisteminde kent merkezinde ilk iki dakika, kırsal kesimde ise ilk 30 dakikada hastaya ulaşılması hedeflenirken, Kütahya 112'nin geçen yıl kent merkezinde ilk 10 dakikada vakaya ulaşım süresi yüzde 92,6, bu yılın 8 ayında ise yüzde 91,1 olarak kaydedildi. 

          2002 yılında 112 ambulanslarının vaka sayısı 2 bin 581 iken, geçen yıl bu sayı 16 bin 825'e yükseldi. Bu yılın 8 ayı sonunda bu sayının, 14 bin 134 olduğu belirlendi. 

          Komuta ve Kontrol Merkezi, ildeki tüm hastaların başka hastanelere nakillerinin koordinasyonunu sağlıyor. Hastanın ihtiyacına göre uygun yoğun bakım ve yer bulunarak, gerekirse nakilleri hava ambulanslarıyla gerçekleştiriliyor. Helikopter ambulans ile Kütahya'da şimdiye kadar 29 hasta nakledildi. 

          112'ye gelen tüm çağrıların görüşmelerinin kayıt altına alındığı ve saklandığı dijital sistemde, ambulans hareketleri de uydu üzerinden Küresel Konumlama Sistemiyle (GPS) takip ediliyor ve kayıt altına alınıyor. 

          -Asılsız ihbarlar "cankurtaran"a darbe vuruyor- 

          112 Komuta ve Kontrol Merkezinin hizmetini aksatan ve vatandaşların bu hizmetten yararlanmasını engelleyen en büyük etken ise asılsız ihbarlarla gereksiz çağrıların, Komuta ve Kontrol Merkezinde görevli sağlık personelinin meşgul edilmesi. Bu yıl şimdiye kadar 45 asılsız ihbar yapılırken, günlük ortalama arama sayısı ise 1000-1300 arasında değişiyor. 

          1-19 Eylül arasında 112 santralına 23 bin 790 çağrı gelirken, Komuta ve Kontrol Merkezinde görevli 4 sağlık personeli bunların 15 bin 512'siyle bire bir görüştü. Diğer 8 bin 278 çağrı ise santraldeki ses bandını dinlerken kapandı. Günlük görüşülen ortalama 900 çağrıdan sadece 60-65 arası ambulans talebi oldu ve ambulans görevlendirilmesi yapıldı. Diğer çağrılardan 100-150'si koordinasyon gibi görüşmeler, yaklaşık 700'ü ise gereksiz çağrılarından oluştu. 

          -Personelin ön kabinde oturması yanlış anlaşılıyor- 

          112 görevlileri, bazen trafikte vakaya giden ambulansta sağlık personelinin ambulansın ön kabininde oturmasının yanlış anlaşılmasından ve gereksiz siren çalındığının sanılmasından yakınıyor. 

          Ekip acil vakayı aldıktan sonra hastaneye giderken zamanla yarıştığı gibi, müdahale için hastanın bulunduğu yere gidilirken bu yarış başlıyor. Bu durumda ambulansın arkasında hasta olmadığından, ekip de ön kabinde görülünce vatandaşlar durumu yanlış anlayabiliyor. 

          Yapılan toplantı ve hizmet içi eğitimlerde, sürücülere, gürültü kirliliğini önlemek, halkı paniğe sevk etmemek ve aynı zamanda ambulansla nakledilen hastanın psikolojik olarak olumsuz etkilenmesini önlemek için gereksiz ve fazla siren çalınmaması, sadece gerektiğinde, yani geçiş üstünlüğü olan ışıklarda, kavşaklarda, trafik sıkışıklığında siren çalınması öneriliyor. 

          Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Kütahya Evliya Çelebi Eğitim ve Araştırma Hastanesinin ana binası ve ek binasına giden yol güzergahı tek ve güzergah boyunca trafik ışıkları sık olduğundan acil vaka nakillerinde ambulanslar trafik yoğunluğundan dolayı zorlanıyor. Bu nedenle bu güzergahta özellikle kavşak geçişlerinde gereğinden fazla siren çalmak zorunda kalınıyor. Vatandaşların özellikle hastane güzergahı olan yol ve kavşaklarda siren çalan ve tepe lambaları açık ambulanslara yol vermesi, "cankurtaran" hizmetinin zamanında gerçekleştirilmesi için büyük öneme sahip bulunuyor. 

          - KÜTAHYA

          Hisarcık'ta Köyde Çok Amaçlı Çeşme Yaptırıldı



          Hisarcık'a bağlı Kurtdere köyünde, hayırsever kişilerce içinde yolcu bekleme yeri ve mescit de bulunan çok amaçlı çeşme yaptırıldı. 

          Köy Muhtarı Ahmet Taşdemir, AA muhabirine, köyün Hisarcık ilçe merkezine 10, Simav ilçe merkezine ise 30 kilometre uzaklıkta olduğunu söyledi. 

          Daha önce iki ilçeye gidecek köylüler için köye bir kilometre uzaklıkta, Hisarcık-Simav karayolunda yolcu bekleme yeri bulunduğunu belirten Taşdemir, şöyle konuştu: 

          "Burası sadece üzeri kapalı bir yer olduğundan vatandaşlar yazın sıcaktan, kışın ise soğuktan etkileniyordu. Ayrıca su da yoktu. Köy muhtarlığı olarak buraya içerisinde mescit ve yolcu bekleme yeri de bulunan bir çeşme yaptırmaya karar verdik. Önce 6 kilometre uzaklıktaki Gökyar mevkisinden su getirdik. Su borularını Muhtarlık olarak biz temin ettik. Daha sonra köyümüzdeki hayırseverlerin katkılarıyla içinde mescit ve bekleme yeri olan çeşmenin yapımını bir ayda tamamladık. Yaklaşık 25 bin liraya mal olan çok amaçlı çeşme sayesinde vatandaşlar daha rahat bir ortamda araç bekleyebilecek, ayrıca abdestlerini alıp namazlarını kılabilecek. Çeşmenin yapımına katkıda bulunan hayırsever vatandaşlara teşekkür ederim." 

          - KÜTAHYA

          Kütahya İl Genel Meclisi


          Kütahya İl Genel Meclisinde, 2012 yılı tahmini bütçesinin belirlenmesi amacıyla başlatılan çalışmaların sürdüğü bildirildi. 

          İl Genel Meclisi Başkanı Seyit Ömer Durmuş, yaptığı yazılı açıklamada, İl Özel İdaresi tarafından desteklenen ve kaynak aktarılan dairelerin müdürleri ve ilçe kaymakamlarının bütçe görüşmelerine katılarak, bu yıl yapılan çalışmalar ve gelecek yıl için programlanan çalışmalar hakkında Meclis üyelerini bilgilendirdiğini belirtti. 

          Bu ay gerçekleştirilen toplantılarda, Hisarcık Kaymakamı Mustafa Koç, Domaniç Kaymakamı Mehmet Boztepe, Tavşanlı Kaymakamı Numan Hatipoğlu, İl Planlama ve Koordinasyon Müdürü Seyfettin Uysal'ın sunumlar yaptığını ifade eden Durmuş, şunları kaydetti: 

          "Zafer Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Dr. Yılmaz Özmen, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Sadık Ölçen, Kültür ve Turizm İl Müdürü Zülkarni Yeldemez, Sosyal Hizmetler İl Müdür Vekili Osman Demirel, Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Sadık Durak, müdürlüklerinin İl Özel İdare kaynakları ile bu yıl yaptığı hizmetleri anlattı. Ayrıca 2012 yılında İl Özel İdaresinden ayrılacak ödeneklerle yapılması düşünülen projeler hakkında Meclis üyelerine bilgiler vererek, görüş alışverişinde bulundular. Daha sonra Meclis üyeleri söz alarak kaymakamlara ve daire müdürlerine sorularını yöneltti. İlimize yapılan hizmetlerde büyük katkıları olan kaymakamlarımıza ve müdürlerimize, Meclisimizi ziyaretlerinden ve bu değerli bilgileri bizlerle paylaştıklarından dolayı teşekkür ederim." 

          Durmuş, daire müdürleri ve ilçe kaymakamlarının meclis ziyaretlerinin ay sonuna kadar devam edeceğini bildirdi. 

          - KÜTAHYA

          Bor Katkılı Çimento Üretimi İçin Tesis Kurulması



          Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü (BOREN) tarafından geliştirilen bor katkılı çimento ticarileşiyor. 

          Borçim Çimento Sanayi ve Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Yıldırım, Türkiye'nin bor madeni rezervinin yaklaşık yüzde 70'inin bulunduğu Kütahya'nın Emet ilçesinde, bor katkılı çimento üretimi için bir tesis kurulacağını bildirdi. 

          Bor katkılı çimento üretimi projesi hakkında bilgi veren, Mehmet Ali Yıldırım, Emet'te kurulacak fabrikada 200 dolayında nakliyeciye iş imkanı sağlanacağını söyledi. Fabrikada ise yaklaşık bin kişinin istihdam edileceğini belirten Yıldırım, bu işçilerin büyük bölümünün Emet'te yaşayan kişilerden seçileceğini kaydetti. 

          Yıldırım, ÇED sürecinin tamamlanmasıyla inşaata zaman kaybetmeden başlayacaklarını dile getirerek, "Artık eskisi gibi çimento fabrikaları çevreye zarar vermiyor. Son teknolojiyle çalışacağız ve çıkacak tozu torba filtreleme sistemiyle engelleyeceğiz" dedi. 

          Mehmet Ali Yıldırım, bu işe tek başına soyunduklarını belirtirken, yerli ve yabancı firmalarla ortaklık konusunda görüşmelerin sürdüğünü de sözlerine ekledi. 

          Şirketin Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Devrim Erbil ise söz konusu projeden büyük bir heyecan duyduğunu belirtirken, "Bir süre Çimsa'ya sanat danışmanlığı yaptım ve bu süreçte çimento ile sanat arasındaki bağlantıyı tespit ettim. Emet'te de mevcut olan sanat merkezini daha da geliştireceğim" diye konuştu. 

          - ANKARA

          "Çininin Picasso'su Ölümünün 1 Yılında Anıldı



          "Çininin Picasso"su olarak ünlenen çini ustası Sıtkı Olçar, vefatının birinci yılında, Kütahya'da anıldı. 

          Etkinlik kapsamında ilk olarak sabah namazı sonrası Ulu Cami'de okunan Kur'an-ı Kerim'i dinleyen Olçar'ın dostları, daha sonra Musalla Mezarlığı'na giderek kabri başında etti, öğle namazından sonra da Ulu Cami'de mevlit okutuldu. 

          Programın sonunda Hilton Garden Inn Oteli'nde buluşan Usta'ın dostları, onunla ilgili anılarını anlattı. Olçar'ın eşi Nuray, kızları Nida ve Kübra Olçar ile Esra Gültekin, programda gözyaşlarına hakim olamadı. Olçar'ın kardeşi iş adamı Hüsnü Olçar da ağabeyinin bir halk kahramanı olduğunu ifade etti. 

          Japonya'dan ABD'ye kadar geniş bir coğrafyaya ün salan büyük usta Sıtkı Olçar'ı saygıyla andıklarını belirten Olçar şunları söyledi: "O, Kütahya aşkı ve sevdasıyla yanan bir insandı. Tanıtımda adeta Kütahya muhtarıydı. Sıradan bir insan değildi. Hep kendisi için değil, halk için koşan, aykırı birisiydi. Çininin Picasso'su, çocukların sevgilisi, haksızlığa tahammülü olmayan, kızdığı zaman bağırıp çağıran, haklı olduğu yerde haksızlığa uğrasa da sonuna kadar doğrularının peşinden koşan bir insandı." 

          Kent Konseyi Başkanı İbrahim Durmaz da Sıtkı Usta'nın birçok kişi tarafından anlaşılamadan dünyaya veda ettiğini kaydetti. Anma etkinliği, Olçar'ın diğer dostlarının anılarını anlatması ile sona erdi. 

          Etkinlikte merhum Olçar'ın kızı Nida Olçar'ın yaklaşık iki ay önce dünyaya getirdiği "Sıtkı Olçar" ismi verilen Bebek de ilgi odağı oldu.

          İzmir Başkonsolosu Margit Haberle



          Almanya'nın İzmir Başkonsolosu Margit Haberle, ülkesinin ekonomisinin düzelmesine Türk işçilerin büyük katkı sağladığını bildirdi. 

          Çeşitli temaslarda bulunmak üzere kente gelen Haberle'yi makamında kabul eden Kütahya Valisi Kenan Çiftçi, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. 

          Almanlar ile ticaret, kültür, turizm, dostluk ve arkadaşlık anlamında ilişkilerin çok daha ilerilere götürülmesi dileğinde bulunan Çiftçi, "İnşallah bu ilişkiler, ciddi işbirlikleri ve yatırımlara dönüşür, karşılıklı gelip gitmeler olur" dedi. 

          Haberle de, İzmir'de yaklaşık 3,5 ay önce göreve başladığını hatırlattı. 

          Bölgedeki mevcut ekonomik ve insani ilişkilere katkıda bulunmak istediğini ifade eden Haberle, şöyle konuştu: 

          "Bizim ilişkilerimiz tarihe dayanmaktadır. Ancak şu son 20 yılda gelişen çok büyük başarılar oldu. Bir başarı dönemi yaşadık. Bu dönemde bazen inişlerimiz, bazen çıkışlarımız oldu ama Almanya, yurt dışından gelen işçilerden yararlandı. Ekonomimizin düzelmesine, Türkiye'den gelen işçiler büyük katkı sağladı. Onlar gelmemiş olsa bu olağanüstü durumu ekonomimizde yaşayamayacaktı. Almanya'da doğup büyüyen veya yaşayan gençler, yetişkinler, döndüklerinde iki kültüre de ait oldukları için aslında iki ülkeye de büyük katkılar sağlıyor." 

          Çiftçi, görüşme sonrası ziyaret anısına Haberle'ye çini tabak hediye etti. 

          - KÜTAHYA

          İş Sağlığı ve Güvenliği Koşullarının İyileştirilmesi Projesi



          Türkiye'de İşyerlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Koşullarının İyileştirilmesi Projesi (İSGİP) kapsamında Zonguldak'ta eğitim verildi. 

          İSGİP'in takım lideri Finlandiyalı Antero Vahapassi, Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi konferans salonunda verilen eğitimde yaptığı konuşmada, projenin, kazaların yoğun olarak görüldüğü inşaat, madencilik ve metal faaliyet gösteren Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerdeki çalışma koşullarını iyileştirmek amacıyla Ocak 2010'da başladığını söyledi. 

          Proje'nin eş finansmanının, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından yürütüldüğünü anlatan Vahapassi, şöyle konuştu: 

          "Türkiye'de İSGİP kapsamında, 8 ilde gerçekleştirilen İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi (İSG-YS) eğitimlerinin 9'uncusunu Zonguldak'ta yapıyoruz. Türkiye'de metal, inşaat ve madencilik sektörlerinde faaliyet gösteren 128 KOBİ ile başarılı çalışmalar yürütüldü. İşletme düzeyinde bir İSG-YS oluşturulması üzerine yoğunlaşılan proje kapsamında, ayrıntılı ve uygulamaya yönelik olarak sektöre özel iş sağlığı ve güvenliği alanlarında kapsamlı rehberler de hazırlanıyor. Eğitimlere, Zonguldak, Kütahya/Gediz, Ankara, Afyonkarahisar, Kocaeli, Eskişehir ve Denizli'de yabancı ve Türk uzmanların katılacağı 3'er günlük programlarla devam edilecek. Eğitimler kapsamında İSG yönetim sistemlerinin temel unsurları, risk değerlendirmeleri, performans izleme araçları, kaza ve olay raporlama ve soruşturma yöntemleri ile kontrol faaliyetlerine ilişkin pratik örnekler ele alınacak. Eğitimlerde, derslerin yanı sıra grup çalışmaları ve etkileşimli problem çözme oturumları da düzenlenecek." 

          Proje ile işletmelere ve iş sağlığı ve güvenliği profesyonellerine, yaklaşım ve anlayışlarını iyileştirme konusunda yardımcı olunmasının yanı sıra, iş yerlerindeki güvenlik kültürünün de oluşturulmasının amaçlandığını ifade eden Antero Vahapassi, "Projeyle ayrıca iş kazası ve meslek hastalıklarının, iş hayatının bir parçası olmadığının ve çoğu zaman basit tedbirlerle önlenebilir olduklarının herkes tarafından fark edilmesine yardımcı olmak hedefleniyor" diye konuştu. 

          Proje Koordinatörü Nefise Burcu Ünal da projeyle Türkiye'deki iş sağlığı ve güvenliği şartlarının yükselmesine yardımcı olmanın amaçlandığını belirtti. 

          Maden Sahası Yeniden Doğaya Kazandırılıyor



          Eskişehir-Kütahya yolu üzerinde Nemli Köyü'nde bulunan manyezit madeninde, maden çıkarılan sahalar için ağaçlandırma çalışmasına başlandı. Magnesit A.Ş, Osmangazi Üniversitesi ve Orman Bölge Müdürlüğü işbirliğinde dikilen fidanlar, maden bölgesinin tekrar doğaya kazandırılmasını sağlayacak.

          Maden Fakültesi öğrencilerinin katıldığı ağaç dikim çalışmalarına öğrenciler için maden çıkarma işlemi uygulamalı olarak gösterildi. Ayrıca dinamitle patlatma gösterisi de yapıldı. Programa OGÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Gönen ve Orman Bölge Müdürü Zekeriya Mere ve Magnesit A.Ş Genel Müdürü Ekrem Bulur'da katıldı.

          Magnesit A.Ş Genel Müdürü Bulur yeraltındaki serveti ekonomiye kazandırdıktan sonra bozulan doğayı da eskisinden daha iyi hale getirdiklerini ifade ederek, "48 yıllık köklü bir firmayız. Son 5 yılda 60 bin fidan diktik. 2011 sonbaharında 5 bin daha dikeceğiz." dedi.

          Orman Bölge Müdürü Zekeriya Mere ise Magnesit A.Ş'nin örnek bir çalışma yaptığına değinerek "Madencilerin kamuoyunda olumsuz bir imajı var ama Magnesit A.Ş, Eskişehir'de bunu tersine çevirmiş durumda. Şu ana kadar meyve bahçesi güzelliğinde 120 hektarı ağaçlandırmışlar. Kendilerini hem kutluyor hem de destekliyoruz. 2012 yılında bizimde desteğimizle dikilen fidan sayısını 100 bine çıkaracağız." dedi.

            Gediz'de Polisten Vatandaşlara Dolandırıcılık Uyarısı



            Gediz İlçe Emniyet Müdürlüğü, cep telefonları ve bilgisayar kullanılarak yapılan dolandırıcılığa karşı vatandaşları uyardı. 

            İlçe Emniyet Müdür Hacı Çağlar, yaptığı yazılı açıklamada, iletişim teknolojisinin gelişmesine paralel olarak suç işlemeyi alışkanlık haline getiren veya suça meyilli kişilerin cep telefonu ve bilgisayar teknolojilerini olumsuz yönde kullanarak vatandaşları dolandırdıklarını hatırlattı. 

            Son dönemlerde ülke genelinde bu yolla işlenen kontör ya da para dolandırıcılığı olaylarında dikkat çekici bir artış gözlendiğini ifade eden Çağlar, şunları bildirdi: 

            "Rastgele telefonlara çağrı bırakıp, cevap aldığı veya kendisinin direkt olarak aradığı kişilere, kendisini emniyet mensubu, asker, savcı gibi güven verici sıfatlarla tanıtan kişiler, telefon sim kartının bir başkası tarafından kopyalanarak değişik amaçlı suçlarda kullanıldığını söylemektedir. Uzun süreli görüşmeler yapılarak yüklü miktarda fatura ödeneceğini veya kopyalanan sim kartın teröristler tarafından kullanıldığını, bu kişilerin yakalanabilmesi için verilecek numaraya acele olarak kontör göndermesi gerektiğini belirten bu kişilerin, vatandaşlarımızı dolandırdığı gözlenmektedir. Vatandaşlarımız tanımadıkları kişilerin cevapsız çağrılarına veya kendilerinden kontör ya da para isteme taleplerine asla itibar etmesin. Böyle bir taleple karşılaşmaları halinde ücretsiz 155 Polis İmdat Hattı'nı arayıp bilgi versinler." 

            Çağlar, "ödül kazandınız" şeklinde cep telefonlarına gönderilen mesajlarla da dolandırıcılık yapılabildiğini duyurdu. 

            - KÜTAHYA